Ana içeriğe atla

Gökyüzünün Kandilleri

 Gökyüzünün Kandilleri

Havanın çok bunaltıcı olmadığı bir yaz akşamıydı. Gökyüzü bulutsuzdu ve yıldızlar parıl parıl parlıyordu. Sanki o gece daha fazla yıldız görünür olmuştu. Yazlığın verandasında yemekler yenmiş çay faslına geçilmişti. “Özge nerede,” dedi Faruk, “İçeride mi?”.

“Hiç bilmiyorum.” dedi Nazan. “Yine kim bilir hangi deliğe saklanmış ne hayaller kuruyordur. Bütün gün hiç durmadan koşuyor, sonra da akşam pili bitmiş bebek gibi oluyor ama hayalleri hiç bitmiyor. Çayını tazeleyeyim mi?”, “Yok,” dedi Faruk “Ben şuna bir bakayım.” 

Evin içini şöyle bir kolaçan etti. Evde olmadığını anlayınca “Nazan ben biraz dolaşacağım.” dedi. Kesin sahile gitmiştir diye düşündü. Özge akşamları sahildeki iskeleden denizi seyretmeye bayılırdı. Çok hareketli bir çocuktu normalde. Ama oturup manzara seyretmeye de doyamazdı. 

Faruk sahile doğru gittiğinde yine onu o iskelenin ucunda tek başına oturmuş kafasını gökyüzüne kaldırmış bakarken buldu.

-Ne yapıyorsun kızım merak ettim seni? 

-Buradayım baba, düşünüyorum. 

-Neyi? 

-Yıldızları baba. Ne kadar güzeller değil mi? Ve ne kadar çok parlaklar, sanki lamba gibiler.

-Doğru, kandil derlerdi eskiler.

-Evet evet duymuştum, babaannem demişti bir keresinde. Böyle kandiller asılı gibi, bütün gökyüzü süslenmiş gibi sanki. Çok merak ediyorum gökyüzünü. Çok muhteşem değil mi? Çok büyük, aklım almıyor. O kadar yıldız gezegen nasıl oluşmuş acaba? Dünyamız nasıl oluşmuş hep düşünüyorum.

Gezegenler Nasıl Çarpışmıyorlar?

-Baba, şimdi bu gezegenler hep dönüyor ya nasıl birbirine çarpmıyorlar? Ben olduğum yerde dönsem biraz sonra başım döner düşerim. Sersem gibi olurum. Bazen yapıyorum da annem kızıyor, “Düşeceksin, yapma!” diyor. Hayır bir de sadece kendi etrafında dönmüyorlar, güneşin etrafında da dönüyorlar. Öğretmenim dedi ki bütün gezegenlerin çekirdeği varmış ortasında. Meyvenin de çekirdeği var. Hatta biliyor musun baba, insan hücrelerden oluşuyor ya, o hücrelerin içinde de çekirdek varmış. Atomun içinde de çekirdek var. İnternetten baktım ben, atomun çekirdeğinin etrafında böyle nötronlar protonlar elektronlar denen bir şeyler dönüyormuş. Aynı gezegenlerin güneşin etrafında dönmesi gibi. Onları göremiyoruz, küçücükler. Gezegenler de çok büyük ama aynı şey sanki, çok garip. Aklım almıyor baba, bu nasıl oluyor?

-Yasalar var kızım.

-Yasalar mı? 

-Evet herkes için her zaman ve her yerde geçerli. Gezegenler de dönerken aynı şey geçerli atomun etrafındaki nötronlar, protonlar, elektronlar dönerken de. Bunlara somut yasalar deniyor. Somut elle tutulan gözle görülen şeyler için geçerli. 

-Fen dersinde öğretmenimin anlattığı gibi yani.

-Bir de soyut yasalar var biliyor musun? Onlar da gözle görmediğimiz elle tutamadığımız hayatın işleyiş yasaları. “Deneyimsel Tasarım Öğretisi” seminerlerine katılıyorum ya ben, biliyorsun. Orada anlatılıyor bize bu yasalar. Soyut yasaları bilmek çok kıymetli. İnsan soyut yasalara hakim olunca başına bir problem gelmeden öngörebilmeye başlıyor. Ya tedbir alabiliyorsun ya gelmesini engelleyebiliyorsun ya da gelse de hafif atlatabiliyorsun. 

Ne yaşadığını, bu problemin çözümünün ne olduğunu iyi biliyorsun. Sahtenin, gerçeğin, her şeyin birbirine karışmış olduğu günümüzde ne kadar kıymetli değil mi? Keşke bu öğrendiğim bilgileri daha önce, hayata ilk atıldığım yıllarda öğrenseydim. Ergenlikte, iş hayatında, evlilikte... Sana ne tür problemlerle karşılaşacağının, nasıl tepki verirsen neler olacağının bilgisini kimse vermiyor.  Ama Deneyim Tasarım Öğretisi seminerlerinde bunları ve daha nicelerini öğreniyorsun. Oysa ne kadar gerekli hayata dair bilgiler.

Örneğin “İnsan tanıma nedir?” onu öğreniyorsun. Karşındaki kişi doğuştan getirdiği özelliklere göre neye nasıl tepkiler veriyor? Aynı şekilde sen de öyle... Bunları bilince, insanın tahammül seviyesi de yükseliyor. Kızıp sinirlendiği bazı şeylere sinirlenmiyor. Karşı tarafın sırf onu sinirlendirmek için yapmadığını anlıyor. Hani sen şimdi çok hareketli, hızlı, yerinde duramayan bir çocuksun ya. Ben biliyorum mesela, senin böyle olmanın doğuştan getirdiğin hangi özelliğinden kaynaklandığını. Arkadaşın Nilsu’nun hareketleri çok yavaş diye sen de ona bazen kızıyorsun.

-Evet çok ağır hareket ediyor, dayanamıyorum baba, hızlı olsun istiyorum. 

-İşte onun da neden öyle yavaş olduğunu biliyorum. “Kim Kimdir?” seminerinde bunları tanımlamayı öğreniyorsun. Farklı farklı yaratılmışız kızım. Hepimiz aynı olsaydık içinde sadece tek çeşit peynir olan başka hiçbir şey olmayan kahvaltı sofrasına benzerdik. Peki en güzel kahvaltı nasıl oluyor? Birbirinden farklı çeşitli kahvaltılıkların uyumu ile değil mi? 

-Ne güzelmiş baba, ben de öğrenmek istiyorum.  Öğretmenimiz dedi ki; insan yaşadıkça hep öğrenmeye açık olmalıymış. Yaşı ilerlese de ben biliyorum dememeliymiş. Dedem bile gidebilir belki bu seminere değil mi?

-Evet tabi ki kızım, insan her şeyi biliyorum derse çok yanılır. Her zaman bilmediklerimiz bildiklerimizden fazla olacak. İnsanın devamlı öğrenmeye açık olması çok kıymetli. Örneğin “insan nasıl algılar” hiç düşündün mü? 

-Uzay üzerine düşünmeyi çok seviyorum. Belki ileride böyle büyüyünce astrofizikçi olabilirim. Ama bunu hiç düşünmemiştim.

-Hedefler yükseklerde yani, bak sen benim kızıma😀

Gülümsedi Özge gökyüzüne bakarak. 

-Düşünmek çok önemli kızım. Bir şey hakkında düşünmek, irdelemek, ne olduğunu anlamaya çalışmak… Bunlar insanı geliştirir ve üzerinde düşündüğün konu hakkında gerçeğe yaklaştırır. Ama irdelemek başka, algılamak başka bir şey biliyor musun?

-Nasıl farklı baba? 

-Bu detaylar için biraz daha büyümen lazım.

-Bir an önce büyümek istedim. Öğrenmek istediğim o kadar çok şey var ki…

Öğrenecek çok şey var gerçekten de. Yeter ki "ben biliyorum" diyerek kendini öğrenmeye kapatma...

&

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, gerçeklikle beslenen bir strateji ilmidir.

Deneyimsel Tasarım Öğretisi; insanın gerçek amacını amaç edinmiştir…
Kim Kimdir ile başlayan, İlişkilerde Ustalık ve Başarı Psikolojisi ile devam eden programları; insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar.
"İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri
En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi. 
Aynadaki kişi...
Tek başına neler yapabileceğini keşfet!" 
Yahya Hamurcu

Yorumlar

  1. insanin soyut yasalara hakim olup başına gelebilecek problemleri öngörebilmesi. ne kadar değerli

    YanıtlaSil
  2. Soyut yasaların varlığını idrak edince, hayatta başıboşluk olmadığını anlıyor insan. Sonuçların sebeplerini düşünebiliyor. Ders çıkarabiliyor kendine. Ne kadar da kıymetli sonraki yaşayacakları için..
    Deneyimsel tasarım öğretisi insana bu hayatın konforluda yaşanabileceğini gösteriyor bizlere🎈

    YanıtlaSil
  3. Aslı Seçkinli3 Ağustos 2022 11:52

    Deneyimsel tasarım öğretisi anlaşılabilirdir. Her yaştan insanın kolayca anlayacağı şekilde bilgiler sunulur.

    YanıtlaSil
  4. İnsan benim gibi olsun istiyor. benim gibi eğlensin, benim gibi düşünsün, benim gibi sevgisini ifade etsin, benim gibi hareket etsin istiyor. insan şunu kaçırıyor kimse bizim gibi olmak zorunda değil iyi olmak zorunda. peki neden o insan benim hayatımda? bunun sebeblerini öğrenmek için ve hayatımızda yaşadığımız daha nice sorunların gerçeğini görmek için kim kimdir eğitimi çok kıymetli. kaleminize sağlık farklılıklarımızı farkedenler oluruz inşAllah...

    YanıtlaSil
  5. Gökyüzü, evren, hücreler ve çekirdekleri, her şeyin birbiriyle ilişkili olduğunu nasıl da güzel anlatmış… İnsanlar da böyle hem ilişkili hem be birbirinden farklı farklı… Hayatı daha konforlu yaşamak İçin hakikaten kim kimdir bilmek… İnsanı daha yakından tanımak ve ömür boyu öğrenmeye açık olmak çok ama çok kıymetli…

    YanıtlaSil
  6. öğrenme yolculuğu çok keyifli :) iyi ki deneyimsel tasarım öğretisi ❤

    YanıtlaSil
  7. Cocukken sordugumuz su sorulari sormayi hic birakmasak keske...

    YanıtlaSil
  8. Hayatta her şeyin bir yasası, kuralı var.
    Zamana , mekana göre değişmeyen.Sana göre bana olmayan ve tutarlı. Bu ipe tutunmak ve bu ipin sağladığı güvenle hayatın sarp yollarında ilerlemek ne büyük konfor.

    YanıtlaSil
  9. İnsana verilen merak duygusu ne için verildi ve insanoğlu bu duyguyu nerde israf ediyor?

    YanıtlaSil
  10. Her yaşın ayrı öğrenmesi olur, bilgisayarın işletim sistemi bile kendini update ederken, insanın kendini öğrenmeye kapatması ben zaten biliyorum demesiyle oluyor. Oysa hayat bilen değil öğrenebilenlerden yana, peki neyi? Ne ekersen ne biçersin, bunu bilebilmesi kişinin her yaşta attığı adımların doğru olacağı anlamına geliyor. İşte bu öğrenmeye değer bir öğrenme, kayıpları azaltan, kazançları çoğaltan. Bunu hatırlatan bu güzel yazı için teşekkürler.

    YanıtlaSil
  11. İnsanın henüz gerçekleşmemiş olanı öngörebilmesi, ne yapacağını bilemediği yerde ona yol gösterene sahip olabilmesi çok değerli. Aynı zamanda da öğrendikçe bilmediğini farketme olgunluğuna erişmesi...
    Her zaman bilmediklerimiz bildiklerimizden daha fazla!

    YanıtlaSil
  12. Yasasını bilmediğimiz ne çok şey varmış. Normalleştirdiğimiz.

    YanıtlaSil
  13. İnsan şehrin ışıklarından gökyüzündeki yıldızları görmeye fırsat bulamıyor.

    Aynı sahte olanın süsünden,gerçek olanı göremediği gibi..



    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Her seyin bir kullanım kılavuzu olduğu gibi hayatın ve ilişkilerin de bir kılavuzu var... yeter ki onu ara, yeter ki ögrenmek iste...

      Sil
  14. daima soru soruyor olmak..
    doru soru demek, doğru cevap demek..

    YanıtlaSil
  15. İnsanın merak ettiği şeyler sorduğu sorular önemli demek

    YanıtlaSil
  16. İnsanın insan olabilme serüveninde bu bilgilere sahip olup etrafındaki olup biteni algılayıp hiçbir şeyin başı boş olmadığını öğrenip tepkilerine yön verebilmesi ne kadar kıymetli

    YanıtlaSil
  17. Yasalardan herkes haberdar olsa geriye çok az problem kalırdı belki o zaman. İlişkide Usta olabilmek için bu eğitim eşsiz bir kaynak

    YanıtlaSil
  18. 7den 70e herkesin anlayabileceği, uygulayabileceği bilgiler... Merak varsa algi da var demek. Kendi dününe göre daha iyi olmak isteyenler için...

    YanıtlaSil
  19. Herkes bazı konuların alimi bazı konularında cahilidir. O zaman öğrenecek bir şeyler her zaman var. Bilmiyorum demek bu yüzden çok kıymetli.

    YanıtlaSil
  20. İnsan yasaları bildikçe, yaşantısındaki başarıları artıyor. Doğru sebepler oluşturduğu için sonuca, yani hedeflerine hızlı ulaşıyor. Yasaları bilen insan hem hayatında, hem de ilişkilerinde güçleniyor. Danışılan, sözü dinlenilen, yazdığı okunan, hep yanında olmak istenen insan oluyor. Albenileri artıyor ve iticilikleri azalıyor.

    YanıtlaSil
  21. Hayatın yasalarını algılayabilmek, irdelemek ve hayatını buna göre dizayn etmek… Bu uyum insanı çok yücelten bir stil… Hepimizin bu yolculuğa çıkması ümidiyle…

    YanıtlaSil
  22. Her yeni bir gün, yeni bir başlangıç, yeni bir fırsat...Keşke sabah uyandığımızda bunun bilincinde ve şükründe olabilsek. Ne çok şey yapabileceğimizi bir düşünün.
    "Öğrenecek çok şey var gerçekten de. Yeter ki "ben biliyorum" diyerek kendini öğrenmeye kapatma..."

    YanıtlaSil
  23. Düşünmek... Ah düşünmek..
    İnsanı yerden aya çıkarabilirken, düşünmemek ise insanı yerde süründürebiliyor..
    Ve maalesef insanın en az yaptığı şey düşünmek..
    Bir düşünebilse, bir düşünmeye başlasa.. kimbilir nerelere yükselebilecek...

    YanıtlaSil
  24. insan her şeyi nasılda normalleştiriyor..
    görebilse her şey bir mucize..

    YanıtlaSil
  25. Saf akılla sorulan sorular hayatimizda olsa ne guzel olur

    YanıtlaSil
  26. Öğrenmek hiç bir zaman bitmiyor. Bir insan ben biliyorum deyip kendini yeni şeyleri öğrenmeye kapattığı zaman kaybediyor.

    YanıtlaSil
  27. Ne öğretici sorular sormuş Özge, sayesinde bizde öğrendik. Kaleminize sağlık 🌻

    YanıtlaSil
  28. Yasalar var, evet iyi ki yasalar var ve biz bu konfordan yararlanıyoruz. 😊

    YanıtlaSil
  29. Her zaman bilmediklerimiz bildiklerimizden daha fazla!

    YanıtlaSil
  30. Öğrenecek çok şey var :)

    YanıtlaSil
  31. İyi ki yasalar var

    YanıtlaSil
  32. Bi ömür öğrenci olabilmek!
    Gelişime, kendini iyileştirmeye, güncellemeye açık olabilmek...
    Kaleminize sağlık :)

    YanıtlaSil
  33. Müthiş bir yazı, kaleminize sağlık👏

    YanıtlaSil
  34. Özge sayende bizde öğrendik 🙂

    YanıtlaSil
  35. Öğrenmenin yaşı yoktur:)) biliyorum dediğin yerde öğrenme durur. Ne kilit bir bilgi 🙏 tşk

    YanıtlaSil
  36. Kaleminize sağlık👍

    YanıtlaSil
  37. Nuray Kryğl22 Ekim 2022 07:36

    İnsan her an düşünüyor ama düşündüğü şeylerin gerçek düşünce olduğunu sanıyor. Ben bu eğitimde anladım düşüncenin önemini insanın dönüşümüne katkısını

    YanıtlaSil
  38. Candan Dinletir26 Ekim 2022 12:04

    İnsanların bu hayattaki işaretleri yakalayabilmesi, hayatın farkında olması ve gerçeği görebilmesi ne güzel. İyiki DTÖ 🥰

    YanıtlaSil
  39. İnsan düşünmeye başladıkça ne kadar az düşündüğünün farkında varıyor. Düşünmenin kıymetini idrak ettirenlere çokça teşekkürler :)

    YanıtlaSil
  40. "Soyut yasaları bilmek çok kıymetli. İnsan soyut yasalara hakim olunca başına bir problem gelmeden öngörebilmeye başlıyor. Ya tedbir alabiliyorsun ya gelmesini engelleyebiliyorsun ya da gelse de hafif atlatabiliyorsun". Biz gerçekten bize ne ikram edildiğinin farkındamıyız? Kaleminize sağlık 🌼

    YanıtlaSil
  41. Gördüğümüz şeylerden görmediklerimizi çıkarıyor olabilmek ne güzel 😍

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kim Kimdir Semineri

Dünya üzerinde yaşayan her canlı birbirinden farklı özellikler taşır. Bitkiler, hayvanlar değişik özellikleri ve yapıları vardır. Çiçekler , meyvesi yediğimiz, yemediğimiz değişik ağaçlar tükenmez çeşitlilik. Her birinin verdiği lezzet, fayda benzersizdir.

Deneyimsel Tasarım Öğretisi Nedir?

İnsan başarı lı olmak ister bu hayatta ve mutlu... Bir karar verdim artık… Ama ya yanlış bir kararsa? Ya reddettiğim seçenek benim için daha hayırlıysa? İçim içimi yiyiyor… Keşke anlamanın bir yolu olsaydı. İnsan nasıl emin olur verdiği kararın doğruluğundan? Kalbine sormalı... Peki, ya kalbim yanılıyorsa? Belki başka insanlara danışmalı... Peki, ya insanlar beni üzmemek için gerçeği değil de nefisimin hoşuna gidecek şeyi tavsiye ediyorsa? Belki de kıyas yapmalı; gelen teklif mevcuttan daha iyiyse değerlendirmeli... Ya daha iyi diye gördüğüm seçenek bir fırsat değil de hayatımın hatasıysa? Keşke anlamanın bir yolu olsaydı... İnsan nasıl emin olur verdiği kararın doğruluğundan? İnsanlar nasıl bu kadar kolay iş değiştirebiliyorlar? Ve nasıl emin olabiliyorlar? Eminlik için bir referans gerekmez mi oysa? Peki, onların referansı ne? İnsanlar nasıl bu kadar kolay istifa edebiliyor? Ya olumsuzluklarına rağmen orada kalması gitmesinden daha hayırlıysa? İnsan nasıl karar veriyor yurt dışın...

İlişkide Ustalık Bir İhtiyaçtır

Neden ilişkide ustalık?  Her canlının hayatını devam ettirmesi için gereksinimleri vardır.  Tohum, yeşermesi için toprağa ve suya ihtiyaç duyar. Yeşeren filiz ise, büyüdükçe daha fazla toprağa ve suya ihtiyaç duyar.