Seviyor Sevmiyor

İnsan sevilmek ister... Sinan o akşam eve yine geç gelmişti.  Sessizce içeri girip bir köşeye kıvrılırım diye içinden geçirdi. Ne yazık ki hiç düşündüğü gibi olmamıştı... Arzu yatmamıştı ve yemek masası tüm ihtişamıyla ortada duruyordu. Sinan’ın zihninde tarihler uçuşmaya başladı. “Bugün günlerden neydi?” Artık büyük bir tartışmanın eşiğinde olduğunu hissetti. Arzu’nun gözlerindeki öfke çok iyi okunuyordu.

Ne desem nasıl başlasam diye düşünürken. Arzu ilk hamleyi yaptı;

- Artık beni sevdiğini düşünmüyorum, bu ilişkiyi yürütmenin de bir anlamı yok.

- Ne oldu hayatım ya?

Bu soru Arzu’yu daha da kızdırdı;

-Ne mi oldu? Neler olmadı diye sormalısın. Hadi diyelim telefonlarıma bakmadın. Bir zahmet arayıp da geç geleceğini söylemedin.  Yıl dönümümüzü unutmanın lafını bile etmiyorum. Artık senin gözünde şu kadar bile değerim olmadığını geç de olsa anladım.

- İşe daldım hayatım, sana niye değer vermeyeyim?...

Dedi ama bir taraftan da hak vermiyor değildi. Ne olmuştu da Arzu'yu eskisi gibi sevmiyordu. Gözünde değerini yitirmişti. Eskiden Arzu aradığında çok hoşuna giderdi. Yüzünde bir gülümseme ile açardı. Arkadaşları da hemen dalga geçerdi. “Yine seninki arıyor galiba.” Bugün aradığında telefona cevap vermek bile istememişti. Son zamanlarda bunu hep yapmaya başlamıştı. Ama birkaç araması sonrasında geri dönüyordu. “Yoğundum bakamadım, canım söyle ne istiyorsun hayatım” diyerek gönlünü alıyordu. Nedense bugün onu da yapmak istememişti. Ne olmuştu da bu hale gelmişti. Eskiden "elini tutmadan uyuyamam" diyordu.  Bugün ise ondan habersiz gidip bir köşeye kıvrılmak istiyordu.

Arzu, o gün için günler öncesinden hazırlanmaya başlamıştı. İlk evlilik yıldönümleriydi. Sinan’ın hoşlandığı yemekleri yapmıştı. Ama son günlerde Sinan’ın biraz tuhaf dav ranmaya başladığını düşünmüyor değildi. Artık telefonlarına eskisi gibi cevap vermiyordu. Ara sıra aklına şüphe düşmeye başlamıştı. Acaba Sinan’ın hayatında başka biri mi vardı? Bakınca gözleri gülmüyor, ona sarılmıyor, sevdiğini söylemiyordu. Eskisi gibi davransa diye çok uğraşıyordu... Ufak tefek tartışmaları da olmaya başlamıştı.  “Belki bugün eskisi gibi olabiliriz” diyordu içinden. Saçlarını onun sevdiği gibi yapıp sevdiği kokuları sürünmüştü. Kaç kez aradığını hatırlamıyordu. Söylemek istediği sadece, “Geç kalma, eve erken gel.” demekti. Sürpriz yapmak istemişti. Ama gecenin sonunda her şey kendisine sürpriz olmuştu.  Şimdi ne yapacaktı, nasıl onun sevgisini kazanacaktı?

İnsan, ilişkilerinde hep değer bulmak, sevilmek ister. “Beni seviyor musun?” diye sorar. Hatta bazen papatya falına bakar; seviyor-sevmiyor, seviyor-sevmiyor...

Sevildiğini anlamak ister insan, o yüzden ilgisini çeker sevgi üzerine yazılmış kitaplar, yazılar, testler... Sevginin gerçeğine ulaşmak ister insan...

İnsan, birlikte zaman geçireceği kişiyi, kişileri sevmek ister. Sevmediği insanları etrafından uzaklaştırır. Anne babası onu diğer kardeşlerinden fazla sevsin ister. Bazen patronu, yöneticiyi, iş arkadaşını sevmemek işten çıkmaya bile sebep olabilir. Peki, neden bu kadar önemlidir sevgi? Sevgi ile yuvalar kurulurken, sevgi bitince aynı yuvalar yıkılabilir.

İnsan sever mi yoksa daha çok sevilmek mi ister? İnsan aynı kişiyi hem sevip hem de nefret eder duruma nasıl gelebilir? Anne çocuk ilişkisindeki sevgi karşılıksız deriz. Peki, ne oluyor da anne, evladı istemediği bir kişi ile evlendi diye ona sırtını dönebiliyor? “Hakkımı helal etmem.” diyecek hale gelebiliyor?

Peki, insanın bu kadar üstünde durduğu, istediği sevgi kavramı nedir? 

İşte tüm bu sorulara cevap olacak şey sevginin anlamı... Kavramların gerçekliğine sahip olmak önemlidir. İnsan gerçekte kavramların anlamını bilmezse aklı çok karışır. Tıpkı “sevgi” de olduğu gibi... Sevginin ne demek olduğunu bilmeyince, insan sevilmeyecek davranışlar sergileyebilir. Sevgi isterken tam zıddı ile karşı karşıya kalabilir. Çok sevdiği için yaptığını söyler. Aslında yaptıkları karşıdaki insana zarar verebilir.

Deneyimsel Tasarım Öğretisi kavramların gerçek anlamlarını deşifre eder. Bu konuda ölçü verir. İnsanı, kavramın gerçekliğine ulaştırarak fayda sağlamayı öngörür.  

Sevgi kavramı nedir? İnsan nasıl sever? Sevgi neden, nasıl biter? Sevgi biter mi? Geri kazanılır mı?  Sevgiye dair merak edilen daha bir çok sorunun gerçek cevaplarını Deneyimsel Tasarım Öğretisi,  İlişkilerde Ustalık Semineri Programında veriyor. Soru varsa merak var, merak varsa öğrenme vardır...

&

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, gerçeklikle beslenen bir strateji ilmidir.

Deneyimsel Tasarım Öğretisi; insanın gerçek amacını amaç edinmiştir…

Kim Kimdir ile başlayan, İlişkilerde Ustalık ve Başarı Psikolojisi ile devam eden programları; insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar.

"İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri, 

En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi. 

Aynadaki kişi...

Tek başına neler yapabileceğini keşfet!" 

Yahya Hamurcu